2Department of Psychiatry, Istanbul Medeniyet University, Istanbul, Turkey
Abstract
Healthcare professionals have been the most studied professional organization since the concept of professional burnout first emerged. Working conditions stand out as the factor that most affects burnout in the studies conducted at the health sector, which is one of the professions where humanitarian contact is the most intense. In our study, the relationships of psychological factors and sociodemographic factors with burnout parameters were examined. The research was conducted between May 2018 and September 2018, with 226 participants working in Istanbul who completing the scales properly. A sociodemographic form to determine the characteristics of the work environment together with personal factors such as age and gender, Acceptance and Action Questionnaire-II (AAQ-II) to evaluate psychological flexibility processes, Self-as-Context Scale (SAC), and Valued Living Questionnaire (VLQ) to evaluate one’s attitude to value areas was used as data collection tools. As a result of the evaluation of the data, it was observed that the young age, the number of patients cared for and the number of monthly seizures were associated with an increase in burnout and having a child was associated with a decrease in burnout level. In correlation analysis, it was shown that the relationship between burnout parameters and psychological flexibility processes was stronger than their relationship with sociodemographic variables. As a result of the regression analysis, it was observed that the most powerful predictor of burnout was experiential avoidance. It was calculated that high self-as-contex and value-oriented attitude towards life significantly predicted personal fulfilment perception. As a result, it was observed that psychological flexibility variables had a stronger predictive effect on burnout compared to sociodemographic characteristics. The results of the study show that interventions that will increase the psychological flexibility of healthcare professionals as well as improving their working conditions will be valuable.
2İstanbul Medeniyet Üniversitesi Psikiyatri Bölümü, İstanbul, Türkiye
Sağlık çalışanları mesleki tükenmişlik kavramı ilk ortaya çıktığı zamanlardan itibaren üzerinde en çok çalışılan meslek örgütü olmuştur. İnsani temasın en yoğun olduğu meslek alanlarından biri olan sağlık sektöründe yapılan çalışmalarda çalışma koşulları tükenmişliği en çok etkileyen faktör olarak göze çarpmaktadır. Çalışmamızda psikolojik esneklik süreçleri üzerinden psikolojik faktörlerle sosyodemografik faktörlerin tükenmişlik parametreleri ile ilişkileri incelenmiştir. Araştırma 2018 Mayıs-Eylül ayları arasında, İstanbul’da çalışan ve ölçekleri uygun biçimde tamamlayan 226 katılımcı ile gerçekleştirilmiştir. Yaş, cinsiyet gibi kişisel faktörlerle birlikte çalışma ortamının özelliklerini tespit etmeye yönelik sosyodemografik form, psikolojik esneklik süreçlerini değerlendirmek için Kabul ve Eylem Formu-II (KEF-II), Bağlamsal-Benlik Ölçeği (BBÖ) ve kişinin değer alanlarına tutumunu değerlendirmeye yönelik Değer Odaklı Yaşam Ölçeği (DOYÖ) veri toplama araçları olarak kullanılmıştır. Verilerin değerlendirilmesi sonucu genç yaşın, bakılan hasta sayısında ve tutulan aylık nöbet sayısında artmanın tükenmişlikte artma ile, çocuk sahibi olmanın tükenmişlik düzeyinde azalma ile ilişkili olduğu gözlenmiştir. Korelasyon analizinde tükenmişlik parametrelerinin psikolojik esneklik süreçleri ile ilişkisinin, sosyodemografik değişkenlerle olan ilişkisine göre daha güçlü olduğu gösterilmiştir. Regresyon analizleri sonucunda tükenmişliği en güçlü yordayıcı değişkenin yaşantısal kaçınma olduğu gözlenmiştir. Bağlamsal benlik temasının ve değer odaklı yaşama tutumunun yüksek olmasının kişisel başarısı algısı üzerinde anlamlı düzeyde yordayıcı etki gösterdiği hesaplanmıştır. Sonuç olarak psikolojik esneklik değişkenlerinin tükenmişlik üzerinde sosyodemografik özelliklere kıyasla daha güçlü bir yordayıcı etki gösterdiği gözlenmiştir. Çalışma sonuçları sağlık çalışanlarının tükenmişlik düzeylerini azaltmaya dönük müdahaleler içinde çalışma koşullarını iyileştirmek kadar psikolojik esnekliklerini arttıracak müdahalelerin de yapılmasının kıymetli olacağını göstermektedir.