2Colin Jones, PhD, BA(Hons) CertEd, RN Senior Lecturer/ Research Lead in Advanced Practice Faculty of Health & Applied Social Sciences Liverpool John Moores University Liverpool UK
Abstract
Objective: Compulsive hoarding is a syndrome characterised by excessive collecting and saving behaviour that results in cluttered living space and significant distress or impairment. This study set out to gain a greater understanding of the personal experiences of compulsive hoarders in addition to attaining their evaluations of attending a therapy group.
Method: Using a participatory photography methodology, a purposive sample of 12 members of a hoarding therapy group were recruited. Participants were asked to take photographs which best captured their hoarding problems. The photographs were then used to encourage narrative dialogue in a subsequent semi structured interview.
Results: Seven key themes emerged from the data including: Feelings of isolation and vulnerability, lifestyle disruption, losing and misplacing, clutter and metaphor, rationalisation of the acquisition of hoarded items, failed previous support and the benefits of a therapy support group.
Conclusion: The study concluded that the experience of hoarding is both psychologically and physically distressing with numerous impacts upon everyday living and relationships. The study also concluded that visual research methods may be particularly helpful when generating qualitative evidence within this specialist field.
2Colin Jones, PhD, BA(Hons) CertEd, RN Kıdemli Öğretim Görevlisi/ İleri Uygulama Araştırma Lideri Sağlık ve Sosyal Bilimler Fakültesi Uygulamalı Sosyal Bilimler Liverpool John Moores Üniversitesi Liverpool Birleşik Krallık
Amaç: Kompulsif biriktirme, dağınık bir yaşam alanı ve anlamlı bir stres ya da bozulma ile sonuçlanan aşırı derecede toplama ve biriktirme davranışı ile seyreden bir sendromdur. Bu çalışma, kompulsif biriktiricilerin bir terapi grubunda yer almaları ile ilgili değerlendirmelerine ulaşmanın yanı sıra kişisel deneyimlerini daha iyi anlamak için tasarlandı.
Yöntem: Katılımcı fotoğraf yöntemi kullanılarak 12 kişilik bir biriktirme terapi grubu oluşturuldu. Katılımcılardan biriktirme sorunlarını en iyi tanımlayan fotoğrafı seçmeleri istendi. Bundan sonra fotoğraflar birbirini izleyen ve yarı yapılandırılmış olan görüşmelerde betimleyici bir diyalog oluşturulması için kullanıldı.
Bulgular: Verilerin incelenmesi sonucunda izolasyon ve hassasiyet hissi, yaşam tarzında bozulma, kaybetme ve yanlış yere koyma, dağınıklık ve metafor, istiflenen eşyaların toplanmasının rasyonalizasyonu, geçmişte yetersiz destek ve terapi destek grubunun yararlarını da içeren yedi anahtar tema saptandı.
Sonuç: Sonuç olarak bu çalışma istifleme davranışının hem psikolojik hem de fiziksel olarak zorlayıcı olduğu ve günlük yaşam ve ilişkiler üzerinde birçok etkisi olduğunu göstermiştir. Bunun yanı sıra görsel araştırma yöntemlerinin bu çalışma alanında kalitatif kanıt üretmede kısmi bir yardımı olabileceği sonucuna varılmıştır.