2Department of Psychology, Üsküdar University, Faculty of Humanities and Social Sciences, Istanbul, Türkiye
3Department of Psychology, Istanbul Medipol University, Faculty of Humanities and Social Sciences, Istanbul, Türkiye
Abstract
The ongoing debates about the definition, application, and competency issues in psychotherapy are creating obstacles to standardizing psychotherapy practices and enhancing the quality of professional practice among mental health professionals. In Türkiye, the vague boundaries of legal processes regulating psychotherapy practices are causing various difficulties in seeking solutions. This study evaluates definitions, competencies, and interprofessional authority sharing based on expert opinions on psychotherapy practices. The research was conducted using qualitative research methods based on semi-structured interviews with 25 professionals who had practiced psychotherapy for at least 5 years. The data obtained within the scope of the research are distributed into five different themes: “the nature of psychotherapy,” “the definition of mental health professionals,” “who can practice psychotherapy,” “authority and competence,” and “suggestions for legal regulation.” The results of the research indicate significant diversities among different professional groups about the definition and application of psychotherapy. Although this situation hosts various perspectives, it also reveals the complexity of standardizing and monitoring practices. Participants agree on the need for stricter practices on competencies and oversight mechanisms governing psychotherapy practice. Professionals from various disciplines in the mental health field, such as psychiatry, psychology, psychological counseling, social work, and psychiatric nursing, can take on effective roles as psychotherapists. However, the successful fulfillment of this role depends on the education received, experience, and competence levels of the individuals involved, and oversight should be emphasized and closely monitored.
2Üsküdar Üniversitesi, İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi, Psikoloji Bölümü, İstanbul, Türkiye
3İstanbul Medipol Üniversitesi, İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi, Psikoloji Bölümü, İstanbul, Türkiye
Psikoterapinin tanım, uygulama ve yetkinlik meseleleri hakkındaki süregelen tartışmalar, ruh sağlığı uzmanları arasında psikoterapi uygulamalarının standardizasyonu ve mesleki uygulama kalitesinin geliştirilmesi konusunda engeller oluşturmaktadır. Ülkemizde, psikoterapi uygulamalarını düzenleyen yasal düzenlemelerin belirsiz sınırları, çözüm arayışlarında çeşitli zorluklara neden olmaktadır. Bu çalışma, psikoterapi uygulamaları üzerine uzman görüşlerini temel alarak, tanımlar, yetkinlikler ve mesleklerin ortak uygulama alanlarına dair konuların değerlendirilmesini yapmayı amaçlamaktadır. Araştırma, nitel araştırma yöntemleri kullanılarak yürütülmüş olup en az beş yıl süreyle psikoterapi uygulamış 25 meslek elemanı ile gerçekleştirilen yarı yapılandırılmış görüşmeler üzerinden kurgulandı. Araştırma kapsamında elde edilen veriler “psikoterapinin neliği”, “ruh sağlığı meslek elemanı tanımı”, “kimler psikoterapi yapabilir?”, “yetki ve yetkinlik meselesi” ve “yasal düzenleme için öneriler” olmak üzere beş farklı temaya dağıldı. Araştırmadan elde edilen sonuçlar, psikoterapinin tanımı ve uygulaması konusunda farklı meslek grupları arasında önemli çeşitlilikler olduğunu göstermektedir. Bu durum, farklı bakış açılarına ev sahipliği yapmasına karşın uygulamaların standardizasyon ve denetiminin karmaşıklığını da ortaya koymaktadır. Katılımcılar, psikoterapi pratiğini belirleyen yetkinlikler ve denetim mekanizmalarında daha katı uygulamaların gerekliliği konusunda hemfikirdir. Ruh sağlığı alanında faaliyet gösteren psikiyatri, psikoloji, psikolojik danışmanlık, sosyal hizmet, psikiyatri hemşireliği gibi farklı disiplinlerden gelen meslek elemanlarının, psikoterapist olarak etkin roller üstlenebileceği kabul edildi; ancak bu rolün başarılı bir şekilde yerine getirilmesinin, ilgili kişilerin aldıkları eğitim, sahip oldukları deneyim ve yetkinlik düzeylerine bağlı olduğu ve denetimin de ön planda tutularak gözetilmesi gerektiği kaydedildi.